Arama

Kas Hastalıklarında Beslenme

Nöromüsküler hastalıklar (NMD’ler) heterojen bir grup hastalığı temsil eder ve beslenme komplikasyonları bu hastalarda sık görülür. NMD’lerde aşırı beslenmenin glukoz metabolizması, mobilite, solunum ve kardiyovasküler fonksiyonlar üzerinde zararlı etkileri vardır. Hiponütrisyon, kas ve solunum fonksiyonları üzerinde etkili olabilir. Kabızlık ve diğer gastrointestinal komplikasyonlar da sık görülür. Yutma güçlükleri ve artmış aspirasyon riski de beslenme sorunlarına eşlik edebilir. Ayrıca, osteoporoz riski artabilir. Uygun beslenme bakımı, NMD hastalarının yaşam kalitesini iyileştirmeye yardımcı olabilir. Bununla birlikte, farklı NMD türlerinde aşırı ve yetersiz beslenme, gastrointestinal komplikasyonlar, bulaşıcı hastalıklar, yutma güçlüğü ve azalmış kemik kütlesi üzerine daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.

NMD hastalarının yönetimi için multidisipliner bir ekip önemlidir. Nöromüsküler hastalıklarda (NMD’ler) aşırı beslenme sık görülen bir sorundur. DMD ve diğer NMD’lerde, azalan fiziksel aktivite ve dinlenme enerji harcaması nedeniyle hastaların kalori ihtiyaçları azalır. Bununla birlikte, aşırı kalori alımı, bakıcıların merhameti nedeniyle ilaç kullanımıyla ilişkili iştah artışına ve kalori kısıtlamasının olmamasına bağlı olarak ortaya çıkabilir. Aşırı kilolu olmak, obeziteye neden olabilir ve insülin direnci, dislipidemi, hipertansiyon ve uyku apnesi gibi komplikasyonlara yol açabilir. Ayrıca, aşırı kilolu olmak, kas zayıflığına, solunum ve kalp fonksiyonlarının kötüleşmesine, ortopedik sorunlara ve psikolojik etkilere de katkıda bulunabilir. Steroid tedavisi de aşırı kilo, insülin direnci ve tip 2 diyabet riskini artırabilir.

Aşırı kilolu olmanın önlenmesi ve tedavisi için diyet kontrolü önemlidir. Düşük glisemik indeksli bir diyet ve kalori alımını sınırlamak faydalı olabilir. Diyet tavsiyeleri, şekerli içeceklerin ve yüksek kalorili gıdaların tüketiminin azaltılmasını, meyve ve sebze tüketiminin artırılmasını ve porsiyon kontrolünü içerebilir. Davranış değiştirme teknikleri de destekleyici olabilir. Nöromüsküler hastalıklarda yetersiz beslenme genellikle hastalığın ilerlemesiyle birlikte ortaya çıkar. Azalmış kas gücü, disfaji (yutma güçlüğü), gastrointestinal problemler (kabızlık, gecikmiş mide boşalması), uzamış yemek zamanı ve bağımlı beslenme gibi faktörler yetersiz beslenmenin ana nedenleridir. Solunum yetmezliği de enerji gereksinimlerini artırabilir. Yetersiz beslenme sonucunda kilo kaybı ortaya çıkar, bu da göğüs enfeksiyonları riskini artırabilir ve solunum fonksiyonunu ve bağışıklık sistemini olumsuz etkileyebilir.

DMD (Duchenne Musküler Distrofi) hastalarında enerji harcaması azalmıştır ve REE (Dinlenme Metabolizma Hızı) düşüktür. Kas kütlesi kaybı, REE’yi azaltabilir ve obeziteye neden olabilir. Ancak, NMD hastalarının genel olarak daha az kaloriye ihtiyaç duyduğu belirlenmiştir. Bu nedenle, kalori alımı, fiziksel aktivite ve hastanın durumuna göre bireyselleştirilmelidir. Protein gereksinimleri hakkında yeterli veri bulunmamaktadır. Sıvı alımı konusunda da net bir öneri bulunmamakla birlikte, yeterli sıvı alımının kabızlık riskini azaltabileceği belirtilmektedir.

NMD hastalarında gastrointestinal komplikasyonlar sık görülür. Mide Boşalma Güçlüğü, gastroözofageal reflü (GÖR) ve kabızlık en sık rastlanan gastrointestinal sorunlardır. Mide Boşalma Güçlüğü, gastrik düz kas hücrelerinin işlevindeki değişikliklerden kaynaklanır ve GÖR’e katkıda bulunabilir. Kabızlık, hareketsizlik, karın duvarı kaslarının zayıflığı ve yetersiz sıvı alımı gibi faktörlerden kaynaklanır. Bu sorunların önlenmesi veya tedavisi için diyet lifi tüketiminin artırılması ve yeterli sıvı alımının sağlanması önerilir.

NMD hastalarında disfaji (yutma güçlüğü) sık görülür. Disfaji genellikle oral kas zayıflığından kaynaklanır ve yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir. Beslenme ve yutma bozukluklarının tedavisinde boğulmayı önlemek ve aspirasyon pnömonisini engellemek önemlidir. Öğünlerin sunumu, besinlerin kıvamının değiştirilmesi ve yemek sırasında uygun miktarda sıvı kullanımı gibi önlemler alınabilir. Kilolu hastalarda kalori ve protein yoğunluğu artırılırken, düşük kilolu hastalarda enerji yoğunluğu yüksek bir diyet önerilir.

Sonuç olarak, nöromüsküler hastalıklarda beslenme ve yutma problemleri sık görülür ve multidisipliner bir yaklaşımla tedavi edilmelidir. Hastaların ihtiyaçlarına göre bireyselleştirilmiş bir beslenme planı oluşturulmalı ve gerektiğinde diyetisyen veya diğer sağlık uzmanlarıyla iş birliği yapılmalıdır.

Beslenme komplikasyonları, nöromüsküler hastalıklarda (NMD) sık görülen ve hastaların yaşam kalitesini ve sağlığını olumsuz etkileyen sorunlardır. Aşırı beslenme ve yetersiz beslenme, NMD hastalarında sıkça karşılaşılan durumlardır. Aşırı beslenme genellikle hastalığın erken evrelerinde görülürken, ilerleyen evrelerde yetersiz beslenme daha yaygın hale gelir.

Yetersiz beslenme genellikle azalmış kas gücüne bağlı olarak ortaya çıkar. Disfaji (yutma güçlüğü), gastrointestinal problemler (kabızlık, gecikmiş mide boşalması), uzun yemek zamanı ve bağımlı beslenme gibi faktörler kas zayıflığına bağlı olarak ortaya çıkar. Solunum yetmezliği de enerji gereksinimlerini artırabilir ve negatif bir enerji dengesi ve kilo kaybı ile sonuçlanabilir.

Beslenme durumu üzerinde olumsuz etkileri önlemek için multidisipliner bir tedavi yaklaşımı gereklidir. Diyetisyen, gastroenterolog ve yutma terapistinden oluşan bir ekip, beslenme durumunu izlemeli ve en iyi beslenme durumunun sürdürülmesine yardımcı olmalıdır. Gastrointestinal problemlerin yönetimi, disfajinin izlenmesi ve tedavisi, aspirasyon pnömonisini önlemek için önemlidir.

Enteral Beslenme

Enteral beslenme, NMD hastalarında sıklıkla kullanılan bir yöntemdir. Perkütan endoskopik gastrostomi (PEG) erken tartışılmalı ve gerektiğinde yerleştirilmelidir. Enteral beslenme, solunum kapasitesi henüz tehlikeye girmemişse anestezi risklerini azaltabilir. PEG yerleştirilmesi kilo durumunu iyileştirebilir ve yaşam kalitesini artırabilir. Hasta aspirasyon riski olmadan yemek yiyebiliyorsa, oral beslenmeye devam edilebilir. Ancak aspirasyon belirginse, oral beslenme yasaklanmalı ve tüm kalori ve besin hacmi enteral beslenme ile sağlanmalıdır.

NMD’lerde azaltılmış kemik kütlesi sorunu da sıkça görülen bir komplikasyondur. Kortikosteroid tedavisi, kemik kütlesi kaybı ve kırık riskini artırabilir. Kalsiyum takviyesi ve D vitamini eksikliğinin düzeltilmesi, kemik sağlığını korumak için önemlidir.

Sonuç olarak, NMD hastalarında beslenme komplikasyonları sık görülür ve hastaların yaşam kalitesini etkileyebilir. Hastaların beslenme durumu düzenli olarak izlenmelidir. Enteralbeslenme gerektiren durumlarda erken müdahale önemlidir. Kemik sağlığı da göz önünde bulundurulmalı ve uygun tedbirler alınmalıdır.

Diyet

Kas distrofisi, genetik bir hastalık olup kas zayıflığı ile karakterizedir. Şu anda kesin bir tedavisi bulunmamaktadır, ancak semptomların yönetilmesine ve yaşam kalitesinin iyileştirilmesine yardımcı olacak tedaviler mevcuttur. Dengeli beslenme kas distrofisi olan kişiler için önemlidir, ancak yutma ve çiğneme güçlüğü yaşayan kişiler için yeterli beslenme almak zor olabilir. Bu nedenle, bir diyetisyenle çalışmak ve uygun bir yemek planı oluşturmak önemlidir. Protein açısından zengin ve yağsız et içeren bir diyet önerilmektedir. Yemek zamanı stratejileri, yemeklerin daha kolay çiğnenip yutulmasına yardımcı olabilir. Konuşma terapisi, çiğneme ve yutma becerilerini geliştirmek ve boğulma riskini azaltmak için yardımcı olabilir. Bazı durumlarda, ilaçlar tükürük üretimini azaltmak için kullanılabilir. Aşırı durumlarda, beslenme desteği için bir beslenme tüpü önerilebilir.

Progresif kas zayıflığı, tüm kas distrofisi türlerinin ortak bir özelliğidir. Bu nedenle, kas distrofisi olan bireyler için dengeli bir diyet önemlidir, çünkü kas gelişimini destekleyen ve iyi bir enerji kaynağı olan besinlere ihtiyaç duyarlar.

Obezite, kas zayıflığını artırabilir ve hareketliliği kısıtlayabilir. Ayrıca, yetersiz beslenme vücudun ihtiyaç duyduğu temel besin maddelerinin alımını sınırlar. Bu nedenle, kas distrofisi olan bireylerin sağlıklı bir kiloyu koruması hayati önem taşır.

Her bireyin diyet ihtiyaçları farklıdır ve bu nedenle eğitimli bir beslenme uzmanı veya kayıtlı bir diyetisyen, bireyin hedeflerine göre bir beslenme planı geliştirmelerine yardımcı olabilir. Bu değerlendirme aşağıdakileri içerebilir:

  • Düzenli ağırlık ölçümleri yapmak.
  • Hastanın kalori ihtiyacını belirlemek.
  • Sağlıklı yiyecek seçeneklerini içeren ve kalori gereksinimlerini karşılayan bir diyet planı oluşturmak ve gerektiğinde ayarlamak.
  • Gerekirse takviyeler önermek, eksiklikleri telafi etmek.
  • Gastrointestinal ve yutma sorunları, dehidrasyon, aşırı kilo alma veya kilo verme gibi sorunları ele almak.
  • Glikoz intoleransını sık sık değerlendirmek, obezite ve diyabet riskini belirlemeye yardımcı olmak ve glikoz seviyelerini hızla yükseltmeyen gıdaları tercih etmek.
  • Önerilen yemek seçenekleri genellikle yüksek proteinli, düşük yağlı ve düşük karbonhidratlıdır. Proteinler, kas onarımı ve yenilenmesi için gereklidir. Tavuk, balık, yumurta, fasulye ve soya gibi yağsız etler ve bitkisel protein kaynakları tercih edilebilir.

Nişastalı olmayan sebzeler (fasulye, baklagiller, kepekli tahıllar, meyveler, karnabahar, lahana vb.), düşük glisemik indeksli ve enerji kaynağı olan iyi karbonhidrat kaynaklarıdır.

Kalsiyum ve D vitamini açısından zengin besinler, kas ve kemik sağlığına yardımcı olabilir. Kalsiyum kaynakları arasında süt ürünleri, yeşil yapraklı sebzeler, kalsiyum katkılı yiyecekler ve balıklar bulunur. D vitamini kaynakları arasında süt ürünleri, balık ve güneş ışığı yer alır. Taze meyve ve sebzeler, lif ve antioksidan açısından zengin olup kişinin tok hissetmesine yardımcı olur ve aşırı yemekten kaçınmaya yardımcı olur.

Kabızlık sorunuyla karşılaşıldığında, lifli besinlerin ve bol suyun tüketimi önerilir. Ayrıca, sağlıklı yağlar da enerji sağlar ve kas ve kemiklerin düzgün çalışması için gereklidir. Sağlıklı yağ kaynakları arasında somon, bitkisel yağlar ve fındık bulunur.

İşlenmiş gıdalardan (beyaz ekmek, şeker, makarna vb.) kaçınılmalı ve şekerle tatlandırılmış içecekler (gazlı içecekler, kahve, alkol vb.) tüketilmemelidir.

Bazı durumlarda, besin takviyeleri gerekebilir, ancak bunlar yalnızca tıbbi bakım ekibi ve beslenme uzmanının önerisiyle alınmalıdır.

Özet olarak, kas distrofisi olan bireyler için dengeli bir diyet önemlidir. Yüksek proteinli, düşük yağlı ve düşük karbonhidratlı besinler tercih edilmelidir. Sağlıklı yağlar, lifli meyve ve sebzeler, kalsiyum ve D vitamini açısından zengin besinler de diyetin bir parçası olmalıdır. Beslenme değerlendirmesi ve uzman tavsiyesi, hastanın bireysel ihtiyaçlarına göre bir beslenme planı oluşturmak için önemlidir.

 

Çeviri ve Düzenleme: Ebru Öksüz

 

Kaynak için bkz:
https://musculardystrophynews.com/diet-and-nutrition/#:~:text=A%20well%2Dbalanced%20diet%20that,high%20in%20fiber%20as%20well (Erişim Tarihi: 10.07.2023)
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC5490573/ (Erişim Tarihi: 10.07.2023)
https://musculardystrophynews.com/food-choices/ (Erişim Tarihi: 10.07.2023)

 

 

Sosyal medya hesaplarımızı takip etmeyi unutmayın
Bağış